Dr. Suat GÜNSEL Girne Üniversitesi Hastanesi Diyetisyenlerinden Deniz Bolçocuk, 6 Haziran Diyetisyenler Günü Nedeniyle Bir Açıklamada Bulundu;“ Diyetle Tedavi Edebileceğiniz Hallerde İlaç Tavsiye Etmeyiniz!
“İlk çağlardan beri bilinen insan sağlığının beslenme ile korunması, Hipokrat’ın ‘Diyetle tedavi edebileceğiniz hallerde ilaç tavsiye etmeyiniz’, cümlesiyle de desteklenmektedir. Pek çok hastalığın gelişiminde ve tedavisinin etkinliğinin arttırılmasında diyetin önemli rolü olduğu yapılan araştırmalarda kanıtlanmıştır. Diyetisyenlik mesleği 1899 yılında, besin ve beslenme konusunda eğitim almış ve tanımlanan diyet tedavisini uygulayabilecek kişi olarak tanımlanmıştır. Beslenme ve Diyetetik Bölümü bundan 46 yıl önce yani 1962 yılında Türkiye Hacettepe Üniversitesi’nde kuruldu. Türkiye’de ilk defa Diyetisyen diplomasının verildiği tarih olması nedeni ile 6 Haziran “Diyetisyenler Günü” olarak kutlanmaktadır.
Diyetisyen Bolçocuk açıklamasında diyetisyenlik mesleğiyle ilgili bilgilendirmelerde bulundu:
Diyetisyen Kimdir?
Diyetisyen, sağlıkla ilgili herhangi bir yükseköğretim kurumunun en az 4 yıllık (bir yıl hazırlık ile 5 yıl) Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik bölümünde eğitim- öğretimini tamamlayıp, Beslenme ve Diyetetik diploması ile Diyetisyen unvanı alarak diyetisyenlik mesleği yapmaya ve uygulamaya hak kazanan kişidir.
Diyetisyenin Görevleri Nelerdir?
- Diyetisyenlik, büyüme gelişme ve ömür boyu tüm bireylerin sağlığının korunması, geliştirilmesi, yaşam kalitesinin artırılması için beslenme biliminin ilkeleri doğrultusunda bireysel ve toplu beslenmenin plan ve programlarını düzenleyen; kurum ve kuruluşların özelliklerine göre bireylerin günlük enerji ve besin öğelerini hesaplar,bu hesaplara uygun olarak günlük, haftalık, aylık menüler düzenler.
- İnsan, yaşamını devam ettirebilmek adına beslenmeye ihtiyaç duyar. Ancak bu yaşamın sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için de sağlıklı beslenme çok önemli olmaktadır. Çünkü eğer buna uyulmazsa obezite ya da şişmanlık gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
- Sağlıklı beslenme aslında yeterli ve dengeli beslenmeyi kapsamaktadır. Bu şekilde doğru beslenme için de kişinin yaşına, cinsiyetine ve fizyolojik ortamına göre uygun bir program tercih edilmelidir.
- Kişinin vücudunun ihtiyaçları doğrultusunda sağlıklı beslenmemesi durumunda çeşitli hastalıklar meydana gelebilir. Sağlıksız beslenme bazen doğrudan hastalıklara neden olabildiği gibi bazen de hastalıkların tetikleyicisi rolü üstelenebilir. Sağlıksız beslenme neticesinde ortaya çıkan en bilindik ve en yaygın hastalıklardan bir tanesi obezite olmaktadır. Bu yüzden bireyin hastalıklardan korunması adına sağlıklı beslenmeye daha fazla önem vermesi gerekir.
Hastalıklarda Beslenmenin Önemi
- Benzer şekilde hastalıkta beslenme de çok önemlidir. Çünkü çeşitli hastalıklarda tibbi beslenme tedavisi uygulanmaktadır. Bu tibbi beslenme tedavileri hastalığın tedavi sürecini destekleyecek şekilde hastanın eski sağlığına kavuşmasını amaçlayan yöntemler olmaktadır. Sindirim sistemi hastalıkları, böbrek hastalıkları, karaciğer hastalıkları, kalp hastalıkları ve diyabet gibi hastalıklarda diyet tedavisi günümüzde yaygın olarak kullanılır. Bu şekilde ilaçlı tedavinin yanı sıra besinler sayesinde de hastanın iyileşme sürecine katkı sağlanması amaçlanır. Aynı zamanda hastalıklarda beslenme tedavisi hastanın sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmasına ve bu alışkanlığı bir yaşam tarzı haline getirmesine de odaklanır. Bu sayede hastalığın vücutta yaratmış olduğu tahribat en aza indirilebilir ve hastanın bu hastalığa bir kez daha yakalanma riski düşürülebilir.
- Hastalıklarda tibbi beslenme tedavisi her hastaya ve hastalığa özel olarak belirlenir ve uygulanır. Bu süreçte hastanın ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hastalığın iyileşmesi adına yardımcı olacak bir tibbi beslenme tedavisi programı hazırlanır. Ancak bu programların kesinlikle uzman diyetisyenler tarafından kişiye özel olarak hazırlanması ve kontrollü bir şekilde takip edilmesi gerekir. Özellikle bu diyet programları hastalığın tedavi sürecinin yanı sıra tedavi sonrası sürecini de esas alır. Çünkü hastalıkta beslenme kadar hastalık sonrasında beslenme de çok önemlidir. Hasta bu belirlenmiş tibbi beslenme tedavisi programlarını uygulayarak ya da sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenmeye özen göstererek sağlığını koruyabilir ve hastalıklara yakalanma riskini azaltabilir. Benzer şekilde eğer hastanın sağlığı için zayıflama tedavisi uygulanması gerekiyorsa tibbi beslenme tedavisi de buna göre düzenlenebilir.
Diyetisyenlik mesleğindeki gelişmeye paralel olarak diyetisyenlerin çalışma alanları da oldukça fazlalaşmıştır. Diyetisyenlerin çalışabildiği alanlar;
- Eğitim kurumlarında Eğitici Diyetisyen,
- Araştırma kurumlarında Araştırıcı Diyetisyen,
- Hastanelerde Tedavici Diyetisyen (Bugün bu alan pek çok alt alana ayrılmış bulunmaktadır. Bunlar; Diyabet Diyetisyenliği, Renal Diyetisyenlik, Onkoloji Diyetisyenliği Enteral-Parenteral Ünite Diyetisyenliği, Poliklinik Diyetisyenliği vb.’dir)
- Toplu Beslenme Yapılan Kurumlarda Yönetici Diyetisyen, (Okul, Banka, Kamu kurumu vb yiyecek içecek servislerinde, Lokanta, Otel vb yiyecek servislerinde, Yaşlı Bakım Evlerinde, Yemek Fabrikalarında)
- Toplum Sağlığı Diyetisyeni, (Bakanlıklar, Ana-Çocuk Sağlığı Merkezleri, Uluslararası Yardım Kuruluşları vb. yerlerde)
- Besin Endüstrisinde ürün danışmanı,
- Özel Danışmanlık Ofislerinde,
- Sağlık Kulüpleri, spor merkezleri vb. yerlerde danışman,
- Sporla uğraşan kişi ve gruplara beslenme danışmanı,
- Gazete, dergi yazarlığı, radyo, TV gibi medya programlarında danışman ve program yapımcısı olarak sıralanabilir.