Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Engin SENNAROĞLU, Yeşilay Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Dr. Engin SENNAROĞLU, açıklamasında şunları kaydetti:

5 Mart 1920 tarihinde merkezi İstanbul’da Hilal-i Ahdar adıyla kurulan cemiyet ilk önce Yeşil Hilal daha sonra da YEŞİLAY isimlerini kullanmıştır. Yeşilay kuruluş tarihini içeren 1-7 Mart arası Yeşilay haftası olarak kutlanır.

Yeşilay haftasında alkollü içeceklerin, sigaranın ve uyuşturucu maddelerin zararları anlatılır. Esrar,afyon, kokain ve LSD gibi maddeler uyuşturucu olarak adlandırılır. Alkol ve uyuşturucu kullanımında doza bağlı olarak ani ölümler olabileceği gibi kronik süreçte birtakım organ hasarlarına bağlı kronik hastalıklar da oluşabilir. Örneğin uzun süreli alkol kullanımına bağlı siroz oluşması gibi. Bu tür maddelerin kullanımına bağlı bireysel olumsuzlukların yanında toplum da olumsuz yönde etkilenir.

Kişi Kendine Güvenini ve İdeallerini Kaybeder

Bu maddelerin kullanımına bağlı olarak merkezi sinir sistemi etkilenmekte ruhsal ve davranışsal sorunlar oluşmakta ve suç eğilimi artmaktadır. Kişinin kendine olan güveni kaybolur, kendini kontrol altında tutamaz, ideallerini kaybeder, insani ilkeleri yok olmaya başlar. Bağımlı kişi maddenin etkisinde bir yaşam sürdürdüğü için yaşamla ilgili sorumluluklarını yerine getiremez.

Uyuşturucu maddelerin hiçbir güvenli kullanım şekli yoktur. Kullanan herkes için bağımlı olma riski eşittir. Bağımlılık aklı ve iradeyi çalışmaz hale getirir.

Anne – Babaların Çocuklarıyla İlgili Olmaları Önemlidir

Uyuşturucu kullanımını önlemek için yaşa uygun doğru bilgilendirmeler yapılmalı ve aile içi ilişkilere önem vermelidir. Anne- babaların çocuklarıyla ilgili olmaları önemlidir.Madde kullanan ve tedavi olmak isteyen bu konuda çözüm arayan kişi ve yakınları psikiyatri kliniklerince tedavi edilebilir. “Uyuşturucu maddelerden korunmanın en iyi yolu uyuşturucu kullanımına hiç başlamamak ve sağlıklı yaşam şansınızı azaltmamak olmalı diyen Dr. SENNAROĞLU, anne ve babalara çocuklarına bu zorlu süreci atlatırken destek olmaları gerektiğine vurgu yaptı.

Sigaranın ise zararları günümüzde herkes tarafından bilinmektedir. Sigaranın kanser yapıcı etkisi dışında organlar üzerindeki olumsuz etkileri çok fazladır.Örneğin solunan sigara dumanı içerisindeki hidrojen siyanid bronş çeperini etkileyerek kronik öksürüğe neden olur, zamanla KOAH denilen kronik akciğer hastalığına yol açar. Sigara kullanımına bağlı olarak midede asit salınımı artar. Buna bağlı olarak da mide ülserleri oluşur. Ayrıca sigara hipertansiyona da neden oluşturabilir. Dünyada her 13 saniyede bir kişi sigaraya bağlı bir hastalıktan hayatını kaybeder. Bu ölümlerin başlıca sebebi akciğer kanseridir, diğer ölüm sebepleri kalp hastalıkları ve diğer kanserlerdir.