Kış aylarında sıkça görülen ve sebep olduğu büyük kapsamlı salgınlar nedeniyle gündemimizi oluşturan hastalıkların başında grip gelmektedir. Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Çocuk Alerji İmmunoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Nilüfer Galip Çelik, halk arasında grip olarak bilinen, tıbbi adı influenza olan virüsün yol açtığı bu hastalığa ilişkin bir açıklama yaptı:
“Son günlerde her yıl olduğu gibi yoğun bir biçimde grip şikayeti ile başvuran hasta sayısında belirgin artış olduğunu görmekteyiz. Hastalığın yayılma hızı virüsün yeniliği ile ilişkilidir. Vücudumuz daha önce karşılaştığı virüslere yönelik daha hızlı ve daha etkili bir savunma mekanizması ortaya koyabilirken, ilk kez karşılaştığı virüslere gereken etkin cevabı hemen veremez. Bu nedenle değişen virüsler ile ilk karşılaşmada hastalık çok hızlı yayılır ve salgınlar meydana gelebilir. Ayrıca hastalık daha şiddetli geçirilir.
“ Çocuklarda Kusma, Karın Ağrısı Gibi Belirtiler Görülebilir “
İnfluenza’ya bağlı gripte hastada genellikle görülen yüksek ateş, halsizlik, baş ağrısı gibi yakınmalara çocuklarda kusma, karın ağrısı gibi gastrointestinal bulguların da eşlik ettiği görülebilmektedir. Grip, belirtilerin benzerliği nedeniyle nezle ve soğuk algınlığı adı verilen başka virüslerin yaptığı hastalıklara benzediğinden başlangıçta ciddiyeti farkedilmeyebilir. Özellikle yaşlı, çocuk ve vücut direncini ve bağışıklık sistemini etkileyen ek hastalığı olanlarda gidişatını değiştirerek çok ağır tablolara sebep olabilir.
Hastalık temel olarak damlacık dediğimiz, hapşırma ve öksürme ile hastalıklı insanların ağız-burun bölgesinden saçılan virüs taşıyan salgılarla yayılır. Hastalıktan korunmada en önemli yol hasta insanların istirahati ve izolasyonudur. Hastalar dışarı çıktığında mümkünse maske kullanmalıdır. Bu salgıların bulaştığı kirli eller diğer bir yayılma yoludur. Öksürürken tek kullanımlık mendillerin tercih edilmesi, beklenmedik öksürük ve hapşırıklarda kolun kullanılması, hasta kişilerin eşyalarının (bardak, havlu vs.) ortak kullanılmaması da hastalığın bulaşmasını önlemede önem taşımaktadır. Ayrıca ellerin sık sık, su ve sabun ile en az 20 saniye yıkanması, bunun mümkün olmadığı zamanlarda ise özel el dezenfektanlarının kullanılması önerilmektedir. Hastalık bulguları devam ettiği sürece, yani 2-10 gün arası bulaştırıcılık da devam etmektedir. Bu yüzden özellikle hastalığın şiddetli bulgularının sürdüğü bu 1 haftalık dönemde kreşe giden küçük çocukların evde izole edilerek hastalığın hızlı yayılımının önüne geçilmesi hayati önem taşımaktadır.
Gripte tedavinin temelini istirahat oluşturur. Buna ek olarak belirtileri önleyici (semptomatik) tedaviler de önerilmektedir. Grip belirtileri olan kişilerin mutlaka bir uzman hekime başvurmaları; kendi başlarına antibiyotik veya ilaç alma yoluna başvurmamaları, tedavinin hekim tarafından başlatılması önemlidir. “